Karadeniz Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen "22. Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu Sempozyumu" için geldiği Trabzon'da muhabire açıklama yapan Balta, taşkınların erkenden haber alınıp vatandaşların uyarılmasıyla, can ve mal kaybı noktasındaki zararların bir ölçüye kadar engellenebileceğini düşündüklerini belirtti.
Bu amaçla ilki Trabzon'dan olmak üzere bir adım atarak 2021'de taşkın erken uyarı sistemlerini kurmaya başladıklarını vurgulayan Balta, "Özellikle taşkın yaşadığımız akarsularımızın üzerinde, bunların daha çok memba kısımlarına yani yerleşim yeri olan yerlerin bir miktar daha membasına çıkarak, oraya kurduğumuz istasyonlar vasıtasıyla akarsu yataklarındaki suyun seviyesini hem kamera hem de seviye ölçerlerle tespit ve takip ediyoruz. Bunları yılın 365 günü 24 saat ve anlık veri olacak şekilde takip ediyoruz." diye konuştu.
Balta, buradan gelen verilere göre hareket ettiklerini anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu veriye göre mansapta (memba yönünün zıddı), yerleşimlerin bulunduğu noktada, kaç dakika sonra kritik kesitlerde taşkın olup olmayacağı bilgisine sahip olduğumuz için hemen bu uyarıları AFAD'a bildiriyoruz. AFAD da buradaki gerekli uyarıları, gerekiyorsa tahliyeyi yaparak, insanlarımızın önce canını, devamında vakit varsa malını kurtarmayla ilgili çalışma için bu uyarıları gerçekleştiriyoruz."
DSİ Trabzon Bölge Müdürlüğünün Mart 2021'de kurmaya başladığı sistemin, Karadeniz sahilinin tümünde tamamlanmak üzere olduğunu bildiren Balta, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunu 266 noktada, Karadeniz sahilinde hemen hemen kurduk ve bitirdik sayılır. Bu sistemi Karadeniz'de öncelikle kurma sebebimiz, Karadeniz her yıl taşkın hadisesini yaşayan bir bölge. Devamında bunu tüm Türkiye'de kurma noktasında da planlamamızı yaptık, projelerimizi geliştiriyoruz. İnşallah tüm Türkiye'de kurduğumuzda belki yine taşkınlar yaşanacaktır fakat insanımızın etkilenmesi artık minimum seviyeye düşecektir. En başta insanımızın canı, tabii ki canından sonra da 'Can malın yongasıdır', malı önemli. Her ikisini de korumak adına bu sistemleri Türkiye'nin her tarafında kurup tamamlayacağız.”
Mehmet Akif Balta, sel tırmığı, moloz bariyeri gibi yenilikçi taşkın kontrol projelerinin de önemli olduğuna dikkati çekerek, "Sel tırmığı, moloz bariyeri dediğimiz, dere yataklarında, üst havzalarda özellikle suyun debisinin arttığı zamanlarda suyla gelen teressübat (tortu) malzemesi, ağaç, kütük gibi yüzer malzemeler, bunları tutacak ve mansapta, köprülerde, menfezlerde tıkanmaya sebep olmasını engelleyecek yeni sistemleri de geliştirdik. Karadeniz Bölgesi burada öncü oldu." dedi.
Bu sistemlerin özellikle ilk Doğu Karadeniz'de hayata geçirildiğine işaret eden Balta, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sel tırmıklarıyla dere yataklarındaki büyük çaplı teressübat malzemesini tuttuğumuz gibi yüzer haldeki materyalleri de tutarak mansapta bunlardan kaynaklı tıkanma ve taşkın olmasının önüne geçmiş durumdayız. Hakikaten vazifelerini çok iyi yaptığını gördüğümüz için bundan sonra taşkın esnasında büyük materyalleri taşıyan havzalarda bu sistemlerimizi kuracağız ve taşkınları da bir nebze bu sistemle engellemiş olacağız."