Trabzon’un sahilden itibaren hızla dikleşen, derin ve zorlu vadilerle bölünmüş dağlık bir yapıya sahip olması yapılaşmada dolguyu ön plana çıkardı.
Trabzon’un sahilden itibaren hızla dikleşen, derin ve zorlu vadilerle bölünmüş dağlık bir yapıya sahip olması yapılaşmada dolguyu ön plana çıkardı. Sahil şeridinin yüzde 86’sı yapılan dolgular nedeniyle kaybolan şehrin kıyılarındaki yapılaşması risk oluşturuyor.
1990 yıllarda başlayan ve 2000’li yıllarda biten Karadeniz Sahil Yolu’nun ardından Karadeniz Bölgesi’nde kıyılarda yapılaşma arttı. Denizde dolgu yapılarak inşa edilen sahil yolu ile birlikte gelen yoğun yapılaşma riski beraberinde getirdi. Doğal kumsal şeridi ile ünlü bölgenin dolgular ile birlikte kaybolan sahil şeridi yerini yüksek katlı binalara bıraktı. Trabzon’da sahil şeridinin yaklaşık yüzde 86’sı yapılan dolgular nedeniyle kaybolurken, uzmanlar dolgu alanına yapılacak Gülcemal Projesindeki tehlikeye dikkat çekti.
Trabzon’un kıyıya müdahaleler konusunda oldukça kötü durumda olduğunu belirten KTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Hidrolik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer Yüksek, “Kıyılar ya da herhangi bir doğal yapıya iki açmazımız var. Birincisi oradan yararlanmak diğeri de onu korumak. İkisi birbiriyle çelişiyor. Hiç mi müdahale etmeyelim? Hayır. Bazen bu gerekli olabilir yapılaşma yapmak lazım. Kıyı kanunu diyor ki? Kıyılarda ancak kıyıdan başka yerde yapılması mümkün olmayan liman, tersane, çekek yeri gibi yapılar yapılır yol yapılır demiyor. Stat yapılır demiyor. Akyazı stadı sıkıntı yok ama orada yanlış bir iş yaptık. Dolayısıyla son derece kontrolsüz ve maalesef söylemek durumundayım kıyı kanununa aykırı uygulamalar yapılıyor. Bunların önemli kısmında devlet kurumları yapıyor. Bunun yanı sıra özel sektör Yomra’dan örnek veriyorum 30 katlı otel yapılmış. Bu hem kıyı kanununa aykırı hem orada zemin problemi var. Dolayısıyla kıyıya müdahaleler konusunda oldukça kötü durumdayız. Her tarafa T’ler serpiştirdik aslında bu bizim önerimizdi ama biz şunu demedik her yere T yapın öyle bir şey demedik. Projesi nereden ne büyüklükte hangi aralıkta yapılacak diye ona bakmak lazım ona göre yapmak lazım. Bir kısmı iyi çalışıyor kum tutma açısından bir kısmı da çok iyi değil” dedi.
“En büyük sorun halkın kıyıyla ilişkisini kesmesi” diyen Yüksek, “Büyük dalgalar gelirse yıkılırlar, kıyı erozyonuna yol açar kirliliklere yol açabilir. Halkın kıyıyla ilişkisini kesmesi belki en büyük sorun o. Trabzon’da denize girmek için ta nerelere gitmek gerekiyor. En büyük sorun halkın kıyıyla ilişkisini kesmesi. Trabzon Havalimanı büyütülmesi çalışmalarında ise çevresel etkisini çok iyi dikkat etmek lazım. Başka kıyılara ne zararı olduğunun araştırılması gerekiyor. Mesela Gülcemal dolgusu var çok kötü. Onunla ilgili görüşlerimizi bildirdik. Trabzon Havalimanının pisti deniz doldurularak yapılacak. Yapısal önlemler alınırsa umarın ve dilerim ki iyi bir proje olur” ifadelerini kullandı.