Trabzon'da bebeklik döneminde geçirdiği ateşli hastalık sonrası omuriliğinde oluşan hasar nedeniyle ayakta duramayan ve ellerinden destek alarak hareket edebilen bedensel ve görme engelli Hasan Kol, haftada 2 gün kursa gidiyor.
Trabzon'da 4 sene önce katıldığı kursta Braille alfabesi ile Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenen bedensel ve görme engelli 54 yaşındaki Hasan Kol, hafız olmayı hedefliyor.
Bebeklik döneminde ateşli hastalık geçiren Kol, yıllar içinde görme yetisini kaybetti. Ateşli hastalık sonrası omuriliğinde oluşan hasar nedeniyle ayakta duramayan Kol, ellerinden destek alarak hareket edebiliyor.
Gişe görevlisi olarak çalıştığı Trabzon Büyükşehir Belediyesinden 2012'de emekli olan Kol, 4 sene önce İl Müftülüğünce organize edilen kursa katılarak Braille alfabesi ile Arapça öğrenerek Kur'an-ı Kerim okumaya başladı.
Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendikten sonra hafız olmaya karar veren Kol, Ortahisar ilçesine bağlı Erdoğdu Mahallesi'ndeki evinden Atapark mevkisindeki kursa ellerinden destek alarak gidiyor.
Kursa haftada 2 gün giden Hasan Kol, AA muhabirine, Kur'an-ı Kerim okumaya başlamasıyla hayatının daha bir anlam kazandığını söyledi.
Günlerinin artık daha mutlu geçtiğini belirten Kol, "Kur'an-ı Kerim okumayı 2019 yılında öğrenmeye başladım. Halen Kur'an eğitimine devam ediyorum. Hafız olmak zor fakat ben bu konuda çok istekliyim. Hafız olmak güzel bir şey ama hafız olanların da o hükümleri yerine getirmesi lazım. Beş vakit namazımı kılıyorum, inşallah bütün 'müminim' diyenlere de nasip olur." dedi.
Çocukluğundan beri duaların çoğunu ezbere bildiğini anlatan Kol, kursta hocaların yardımıyla Kur'an-ı Kerim okumayı çok da zorlanmadan öğrendiğini dile getirdi.
Kol, engellilerin sosyal faaliyetlerde yer almalarının önemli olduğunu vurgulayarak, kendisinin de emekliye ayrıldıktan sonra çeşitli etkinliklere katılmaya başladığını ifade etti.
Engellilere karamsarlığa kapılmamaları ve kendilerini toplumdan soyutlamamaları çağrısında bulunan Kol, şöyle devam etti:
"Birçok kardeşimiz dışarı çıkamıyor. Biraz daha dışarıya çıkıp insanlarla haşır neşir olmaya çalışsınlar. Toplumda yeteri kadar engelli kardeşimize şahit olmuyoruz. Demek ki çoğu evinde oturuyor, bu da ayrı bir sıkıntı. Bir engelli her şeyi yapabilir, kimse evde oturup karamsarlığa kapılmasın. Bu dünya çok kısa, bir gün varız, bir gün yokuz. Herkesin bir hayatı var. Güzel yaşayıp, hayırlı işlerle ömrümüzü harcamalıyız."
Toplumun, engellilere yönelik daha da bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Hasan Kol, herkesin de bir engelli adayı olduğunu unutmaması gerektiğinin altını çizdi.