GÖLGE ADAM YAZDI...
Bir garip şehirdir, Trabzon... Kısır çekişmelerin yaşandığı, kıskançlıkların kol gezdiği bu şehrin maalesef özde bir ağabeyi olmamıştır. Olacak olanlara da kara çalınmıştır. Aynı bugün olduğu gibi. İstanbul'u Muradına kavuşturmak için çaba harcayan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon'un Muradını yok etmeye çalışanları maalesef görmezden gelmektedir. Kadim şehrin yetiştirdiği güzel insanları yok etmek isteyen çıkar çevreleri, bugün aynı nokta buluşmuşlardır. Gazeteci yazıp çiziyor, eski vekiller, yeni vekiller, eski bakanlar ve yeni bakanlar maalesef istenilen horona ayak uyduruyor. Çarkın dişlileri olup çıkmışlar. Ne için, maalesef cukkayı cebe indirmek isteyenler için.
Trabzon'da 5 yılda yapılanlarını görmezden gelmek, Murat Zorluoğlu'na değil Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ihanettir. Atılan iftiralar, yalnızlaştırma hamleleri Belediye Başkanı Zorluoğlu'na değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yapılan operasyondur. Anketlerde önde çıkan, hizmetleri beğenildiği için CHP'lilerin bir kısmı tarafından oy veririm düşüncesine kapılmasını sağlayan bir ismi görmezden gelmek, bu kadim kente büyük bir hakarettir.
Şimdi gelelim bu ihanetin arkasındakilere;
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan adayını beklemeye alınca, eski bakanlar, yeni bakanlar, bazı milletvekilleri ve AK Parti teşkilatı içindeki bir kaç isim akıl hocalarının talimatı ile harekete geçti. Operasyonu yürüten isim tanıdık bildik bir zat. Yıllar önce AK Parti'ye yakın STK'lar ile organize ettiği operasyonda hazırlattığı mektubu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a göndererek, Orhan Fevzi'nin ikinci dönem görevde kalmasını sağlamıştı. Cumhurbaşkanı kendisine ulaştırılan dernek temsilcilerinin imzası olan mektubun ardında yatan gerçeği bilmeden kandırılmıştı. Bugün yine aynı isim Trabzon'a operasyon çekiyor. Koltuk sevdası ile yanıp tutuşanları organize ediyor. Dedikodu kazanı kaynadıkça, kaynaması için herkesi harekete geçiriyor. Gazetecinin organize ettiği ve yol gösterdiği bu isimler Zorluoğlu gitsin diye olmadık işlere imza atıyor. Sadece bir vekil Zorluoğlu'nun arkasında durabildi. Anketleri hatırlattı. Kentin Zorluoğlu'nu ne kadar sevdiğini anlattı. Kısacası çıkar çevrelerine karşı Zorluoğlu'nu yedirmemek için mücadele etti. Dava adamı olduğu için Erdoğan'a gerçekleri anlatmayı tercih etti. Bakalım Cumhurbaşkanı Erdoğan halkı mı dinleyecek, yoksa dava adamı Zorluoğlu'nu çıkar çevrelerine yem mi edecek? Yine mi kandırılacak.
Hatırlatmadan geçemeyeceğim, iki cümlede Başkan Zorluoğlu'nun oğlu için atılan iftiralara değineceğim. Murat Zorluoğlu'nu utanmadan arlanmadan ailesi üzerinden vurmak istediler. Fısıltı gazetesi yazdı, tele kulak çetesi durmadı.Sonra atılan bu iftiralara kimse sahip çıkmadı. Ama iftiralar önce şehirde sonra Ak Parti Genel Merkezi koridorlarında kulaktan kulağa fısıldandı. Ey Allah'tan korkmaz kuldan utanmazlar. Sizler bu iftiranın hesabını kıyamet günü nasıl vereceksiniz? Koltuk uğruna yaptığınız bu oyunlar, bu iftiraların hesabını vermeyeceğinizi mi düşünüyorsunuz? Bu ayak oyunları Reis tarafından bertaraf edilmeyecek mi? Bakalım o zaman ne yapacaksınız? Yalana, iftiraya nasıl bir kılıf uyduracaksınız? İnsanların yüzüne nasıl bakacaksınız? Ama şunu da biliyorum ki, utanmadan arlanmadan aramıza karışıp iftira attığınız insanların yüzüne bakacaksınız?
Son söz Başkan Zorluoğlu'na;
Sayın Başkan bu şehirde yaşayan bir grup, dürüst adamları sevmez. Çalışkan insanları kabul etmez. Çıkar çevrelerine hizmet etmedikçe, size iftira atarlar, yok etmek isterler. Milleti umursamayan bu kan emiciler, sizden nemalanmadıkça size karşı hep oyun içinde olacaktır. Siz dürüst olun, mert olun, Reis yine o bayrağı size teslim edecektir. Bundan hiç şüphe duymayın. Kalın sağlıcakla.
Yazar:Enis Yıldırım
