Asgari ücrete göre belirlenen ve milyonlarca araç sahibini ilgilendiren hasar maliyet endeksi uygulaması 1 Mayıs itibarıyla başladı. Buna göre, azami yüzde 3 artışla kesilecek.
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (SEDDK) sigortalının menfaatlerinin korunması ve hasar prim dengesinde sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla hasar maliyet endeksi uygulamasına bugün itibarıyla başladı.
Zorunlu trafik sigortası primlerinin belirlenmesinde referans noktası olacak endeks, her ay asgari ücret, yedek parça, bakım-onarım ve motorlu araçlardaki fiyat değişimleri dikkate alınarak hesaplanacak. Böylece ödenecek prim miktarında, araçların modeli, yaşı ve ikamet edilen bölgenin yanı sıra endeksi oluşturan fiyatların değişimleri de etkili olacak.
Hasar maliyet endeksinin hesaplanmasında aylık olarak, asgari ücret artış oranının yüzde 45'i, Türkiye İstatistik Kurumunun açıkladığı harcama endeksinde yer alan yedek parça ve aksesuarlar fiyat artış oranının yüzde 30'u, aynı endeksteki motorlu araçlar fiyat artış oranının yüzde 15'i ve kişisel ulaştırma araçlarının bakım ve onarım fiyat artış oranının yüzde 10'u dikkate alınacak.
SEDDK'nin yayımladığı genelgede, hasar maliyet endeksine göre hesaplanan mayıs ayı prim artışı azami yüzde 3 olarak belirlendi. Böylece sigorta şirketleri, zorunlu trafik sigortası poliçe fiyatlarında mayıs ayında azami yüzde 3 artış yapabilecek.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı Özgür Yılmaz, hasar maliyet endeksinde en önemli kalemin asgari ücret artışı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Hasarlar mevcut asgari ücret düzeyine göre belirleniyor. Bir işçinin maaşının artıyor olması, tüm maliyetlere yansıdığı için hasar onarım fiyatı da otomatikman artmış oluyor. Hükümetten yapılan açıklamaya göre, asgari ücrete ara zam olmayacak. Bu zammın olmaması hasar maliyet endeksini artırmayacağı için zorunlu trafik sigortasında primlerin çok fazla yükseleceğini düşünmüyorum."
Trafik sigortalarında belirlenen prim oranının sektördeki şirketlere olumsuz etkilerinden bahseden Yılmaz, kaskoda olduğu gibi serbest tarifeye geçilmesi gerektiğini savundu.
Yılmaz, mevcut uygulamadan dolayı kaza yapmayan, hasarsız sürücülerin de yüksek prim ücretleriyle karşı karşıya kaldığını öne sürerek, serbest tarifeye geçilmesiyle sigortalının daha uygun primlerle poliçeye ulaşabilir hale gelebileceğini söyledi.
Sektörün serbest tarife öncesi yarı serbest tarifeye geçilmesi önerisini değerlendiren Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı: "Üst sınırın devlet tarafından belirleneceği bir tarifenin uygulanması daha mümkün.
Bu tarife ile sigorta şirketlerinin hasardan elde edilen zararı kurtarabilmek adına primlendirmesini kendi yapabileceği bir aralık hakkı tanınabilir. Sektör temsilcilerinin otoriteye bu taleple gittiklerini biliyoruz. Bu çalışmaları da düşünürsek ben hasar maliyet endeksi uygulamasını serbest tarifeye hazırlık olarak görüyorum.