Devletin Valisi Zorluoğlu, kendisini savunacak bilgiye, güce ve yetkiye sahiptir. Ama onca kara çalmayı, atılan iftiraları da görmezden gelmek ve yazmamak olmaz, tabi. Yapılanlara sessiz kalmak hiçbir vicdana sığmaz. Her fırsatta dine sarılıp üç beş kuruş uğruna kalemini satanlardan olmadık, olmayacağız. Dün olduğu gibi bugünde dik durup ne varsa yazanlardan olduk, öyle olacağız. Sonunda ne olursa olsun, başımızı eğmeyeceğiz, arkamızdan kimseyi hırsız, arsız diye konuşturmayacağız.
Gelelim konumuza;
Trabzon, son 5 yılda tarihinde görmediği hizmetleri aldı. Kentte taraflı tarafsız herkes dönemin Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu'nu takdir etti. Üstüne üstelik Zorluoğlu'na verilecek ikinci bir 5 yıl için Trabzon'u çağ atlatacağı ileri sürüldü. Ama birileri bu hizmetlerden rahatsız oldu. Bırakmadılar, bu kentin yakasını. Murat Zorluoğlu'nun karşısında olanlar, Trabzon'a ihanet ettiler. Bir kaç kalem, bir kaç siyasetçi Trabzon şehrinin altına dinamit koydu, maalesef. Bu isimleri hepimiz az buçuk biliyoruz. Kimlerin kimlerle nasıl ortaklık kurduklarına şahit olduğumuzu hatırlatmak isteriz.
Yerel seçimlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kandırdılar, bir kentin kaderiyle oynadılar. Ortalıkta cirit atamayanlar, Murat Zorluoğlu'na karşı durdular. Zorluoğlu'na rakip olma becerisini gösteremeyenler kapalı kapılar ardından önce dedikodu yaptılar, sonra çevirdikleri filmle şehrin kaderini belirlediler. Şehirde yaşayanlar bunu yavaş yavaş anladı ama iş işten geçmiş oldu. Bu kentin tarihi fırsatı nasıl kaçırdığını zaman bize gösterecek. Bundan hiç şüpheniz olmasın.
Dün kadrosuyla övünen Sayın Zorluoğlu'nu bir kaç bin TL için eleştirenler bugün bir kaç isim dışında aynı kadroyla yoluna devam eden Ahmet Metin Genç'i görmezden geliyorlar. Demek ki neymiş, Zorluoğlu'nun başarılı bir kadrosu varmış. Ayrıca Sayın Genç'in onca yanlış adamı da koruma altına aldığı apaçık ortada. Hatta bazı medya mensuplarından yakınları için gelen makam talepleri şimdilik kabul görmedi. Önceden işe aldıkları, makam verdikleri ve peşinde taşıdıkları hariç
Atılan iftiraları kapalı kapılar ardında dedikoduya dönüştürenlerin Diyarbakır'a gitmesini yadırgamıyoruz. Siyasetin iki yüzünü Trabzon'da böyle gördük. Öyle düşmanlık yaptılar ki, 'o varsa biz yokuz', 'onu istemiyoruz' dediler. Bir adım daha ileri giderek, kentten ayrıldıktan 3 ay sonra ülkenin en kritik illerinden Diyarbakır'a Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Vali olarak atanan Murat Zorluoğlu'na her gün paylaşım yaptıkları sosyal medya hesaplarından hayırlı olsun bile diyemediler. Hırsları her şeyin önüne geçmiş, maalesef. Bu yaşananları Cumhurbaşkanı Erdoğan'a anlatan var mı?. Yok tabi. Ortalık güllük gülistanlık. Trabzon'da Zorluoğlu'na düşmanlık yapanlar. Dün dilsiz şeytanı oynayanlar, bugün dostluk kenti ilan ettikleri Diyarbakır'ın şimdilerde yollarının arşınladılar. Vali Zorluoğlu devlet adamlığına yakışır şekilde kendisini ziyaret edenleri ağırladı. Bakalım o kahvenin 40 yıl hatırı olacak mı? Ya da bu isimler Diyarbakır'da dost, Trabzon'da iki yüzlülüklerini sürdürecekler mi?
Son söz Sayın Sezgin Mumcu'ya; dün Murat Zorluoğlu'na oyun oynayanlar bugün size aynı oyunu sahneliyor. Kendi adamlarını il başkanı yapabilmek için büyük bir çaba içine girmişler. İlçesini idare edemeyen çocuğa kenti teslim ederek istedikleri gibi at koşturmak istiyorlar. Sayın Mumcu dün Murat Zorluoğlu'nun arkasında durmak da geç kalmasaydın, bugün bu oyunların hedefi olmayacaktın. Maalesef Atı Alan Üsküdar'ı Geçti bile.
