Kendini Türk Milliyetçisi tarif edenler , İslamcı tarif edenler , Atatürkçü tarif edenler. Evet hepsi bir masanın etrafında toplandı ama hizmet etmeye gayret ettikleri anlayışın Tük Milleti’ne göre olmadığı aşikar .Son günlerdeki açıklamaları bile bu durumun kanıtı niteliğinde.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başdanışmanı Nurşivan ELÇİ terör örgütünün yayın organı Rudaw'a bir röportaj verdi. Üstelik CHP Genel Merkezi’nde yapılan bu röportaj için Türk bayraklarını da kaldırdıkları görüldü.
“Amacımız ‘Kuzey Kürdistan’daki’ oyların artması, eskiden AK Parti’ye oy verenlerin bu sefer CHP’ye oy vereceği inancındayız”,
“Tüm yetki ve imkânların tek bir yerde toplanması başından beri yanlış. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması gerekiyor”,
“Devletin yapısı değiştirilmeli, yerel yönetimlerin güçlendirilmeli, özerklik olabilir.”
Görüldüğü gibi yalnızca bölücü emellere hizmet edecek ifadeler kullanan Nurşivan ELÇİ daha öncede bu tarz açıklamalarda bulunmuştu, zaten kendisi HDP’ye olan yakınlığı ile bilinen bir isim.
CHP’nin meşhur bir vekili daha var!
Selehattin DEMİRTAŞ’a “kardeşim” diyerek sahip çıkan, terörist cenazelerinde boy gösteren, tutuklu HDP’lileri HDP’lilerden daha çok ziyaret eden ve SİHA hazımsızlığı ile nam salmış Sezgin TANRIKULU. Şimdi de HDP’ nin hazine yardımına bloke getirilmesine tepki göstererek kararın ‘KANINCA’ yok hükmünde olduğunu ifade etti!
Altılı masanın diğer ortaklarından Deva Partisi’de açıktan bölücülere göz kırpma konusunda CHP’yi yalnız bırakmıyor.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sanem OKTAR: "Anayasadan 'Türk' tanımını kaldırmak istiyoruz, doğrudur…” ifadelerini kullanırken, Genel Başkanı Ali BABACAN da daha önce "Uygun zemin olduğunda Anayasa’nın ilk 4 maddesinin değiştirilmesi konuşulabilir” diye bir açıklama yapmıştı.
Bu cümleleri köşeye bırakılacak basit cümleler olarak görmek mümkün mü? Bu cümlelerin sahipleri ihanet içerisinde değillerdir de nerededirler? Üstelik bunlar kendi partisinin sınırları içinde hareket eden isimler de değiller, millet İttifakı’nın üyeleri. O zaman kendini Türk Milliyetçisi tarif edenlerin bu masada ne işi olabilir?
Masaya resmi olarak terör örgütünün siyasi uzantısı HDP’yi dahil etmeye cesaret edemiyorlar ama bölücü fikirlerini dile getirmeye cesaretleri var. Zaten görünen o ki masada HDP’den daha çok HDP’li var.
Türk Bayrağına tahammülü olmayanlar,
Özeklik isteyenler,
Güneydoğu Anadolu Bölgemiz için Kuzey Kürdistan deme cüretini gösterenler,
Anayasanın ilk 4 maddesine göz dikenler…
Masa ortada, eylem ve söylemler ortadayken inanıyoruz ki gözleri kör kulakları sağır olmayanlar bölücü emellere can suyu olmayacaktır.
